Ergenlerde Bilgisayar Bağımlılığı
Ergenlerde Bilgisayar Bağımlılığı
Bağımlılığın
gelişiminde dijital oyunun yarattığı duygular önemli bir rol oynamaktadır. Buna
yönelik oyunun türü de şekillenmektedir. Ergen gerçek hayatta karşılayamadığını
başarı, bağımsızlık, eğlence, saygı, yenilik ihtiyacı gibi ihtiyaçlarını oyunla
tatmin etmeye çalışmaktadır. Özellikle ait olma ve güç/kontrol ihtiyacını
karşılayamayan ergenlerde problemli internet kullanımında artış olduğu
görülmektedir. Yapılan görüşmede ergenin psikolojik ihtiyacını bulmaya ve karşılamaya
yönelik bir çalışma yapılmalıdır. Örneğin yapılan bir araştırmada bağımlılığı
yüksek olan ergenlerin daha fazla özerklik, yeterlik ve ilişki ihtiyacına sahip
olduğu bulunmuştur. İhtiyaçlarını karşılamak amacıyla oynadığı oyunlarda başarı
sosyal bileşen ve oyuna dalma bileşeni olarak 3 temel motive edici bulunmaktadır:
1.Başarı:
1.a.:
Yükselme/İlerleme: Güç, ödül, statü kazanma
1.b.: Mekanik: Oyun sistemini çözme
gerekliliği, bunun verdiği haz
1.c.: Rekabet: Oyundaki
karakteri/kişiyi yenince meydana gelen başarı hissi, akranları tarafından kabul
görmesi
2.Sosyal Bileşen:
2.a.: Sosyalleşme:
Akranları tarafından gruba kabul edilme, sohbet edilecek konuya ortak olma
2.b.: İlişki: Gerçek hayatta
tanışamayacağı kişilerle tanışma imkanı bulması (farklı şehir gb.)
2.c: Ekip Çalışması: Bir grubun parçası
olmak
3.Oyuna Dalma Bileşeni:
3.a.: Keşif:
Sonraki adımda ne var?
3.b.: Rol Yapma: Gerçek hayatta olmak
istediği rolde olma
3.c.: Özelleştirme ve Kontrol:
Karakteri ve ortamı kendine göre özelleştirebilme
3.d.: Gerçeklerden Kaçma: Stres, korku,
ailedeki çatışma gibi durumlardan kaçış
Bilgisayar
kullanımı aile içi çatışmanın olduğu ortamda artarken ebeveyn-çocuk ilişkisi
güçlendikçe bağımlılık boyutunda bir azalma olduğu görülmüştür. Çatışma olan
ortamda ergen bilgisayarı bir çatışma aracı olarak kullanabilmektedir. Bilgisayar
bağımlılığında ebeveyn tutumları ve bağlanma da önemli bir etkendir. Koruyucu
ve otoriter ebeveyne sahip ergenlerde internet bağımlılığına yatkınlık ve
internet kullanımı yüksek düzeydeyken demokratik ebeveynlere sahip ergenlerde
internet kullanım oranının daha düşük düzeyde olduğu görülmektedir. Yapılan
araştırmalarda kaygılı bağlanmaya sahip ergenlerde bilgisayar kullanım düzeyi
yüksekken güvenli bağlanmaya sahip ergenlerin daha düşük düzeyde bilgisayar
kullandıkları görülmüştür. Bilgisayar/dijital oyun bağımlılığı erkeklerde ve
10-11-12.sınıflarda daha yüksek düzeydedir.
Uzun süre
bilgisayar kullanımı olan kişilerde bağımlılığa ek olarak depresyon, anksiyete,
duygu durum bozuklukları, sosyal fobi, madde kullanım bozukluğu, DEHB,
düşmanlık, dürtü kontrol bozukluğu, OKB gibi bazı patolojilerin görülme sıklığı
daha yüksektir. Kişi doyurulmamış ihtiyaçlarını, ifade edilmemiş/bastırılmış
duygularını açıklamak için interneti kullanabilmektedir. Depresyondaki bir
ergen olumsuz duygu durumdan kurtulmak için interneti kullanarak kendini iyi
hissetmeyi sağlamaya çalışabilmektedir. Yapılan araştırmalarda oyun bağımlılığı
ve çekingen kişilik arasında pozitif bir ilişki bulunmuştur.Bu kişilerin yaşam
doyumu ve özgüvenlerinin de düşük olduğu bilinmektedir.
Tanı
kriterleri üzerine bir uzlaşma olmamakla birlikte Goldberg, Young, Tao ve
arkadaşlarının ölçütleri öne çıkmaktadır.
Goldberg’in İnternet Bağımlılığı
Kriterleri:
On iki aylık
bir dönem içinde herhangi bir zaman ortaya çıkan aşağıdakilerin 3’ü veya daha
fazlası ile kendini gösteren, klinik olarak belirgin bir bozulmaya veya
sıkıntıya yol açan uygunsuz internet kullanımı
1.
Aşağıdakilerden biriyle tanımlanan tolerans
gelişimi
a. İstenen keyfin alınabilmesi için
belirgin olarak artmış internet kullanım süresi
b. Sürekli olarak aynı sürelerde
internet kullanımı ile alınan keyifte azalma olması
2.
Aşağıda tanımlanan şekilde yoksunluk
gelişmesi
Ağır
ve uzun süreli internet kullanımı sonunda aşağıdakilerden en az 2 tanesinin
günler içinde ortaya çıkması (1 ay içinde ortaya çıkabilir) ve kişinin
bunlardan dolayı iş, sosyal ve önemli işlevsel alanlarda sıkıntı yaşaması
a. Psikomotor ajitasyon
b. Bunaltı
c. İnternette neler olduğu
hakkında takıntılı düşünceler
d. İnternet hakkında
fanteziler ve hayal kurma
e. İsteyerek ya da istemeyerek tuşlara basma hareketi yapma
f. Bu sıkıntılı durumdan
kurtulmak için internete ya da benzer servislere bağlanma
3.
İnternet kullanımı genellikle planlandığından daha uzun süreler alır
4.
İnternet kullanımını bırakmak veya denetim altına almak için sürekli bir istek
veya boşa çıkan çabalar vardır.
5.
İnternet ile ilgili eylemlere çok uzun süreler ayrılır (kitap almak, yeni
tarayıcılar ve programlar indirmek,
dosyaları düzenlemek vb.)
6.
İnternet kullanımı nedeniyle önemli toplumsal, mesleki etkinlikler ya da boş
zamanları değerlendirme etkinlikleri
bırakılır ya da azaltılır
7. İnternet
kullanımı yol açtığı sorunlara (uykusuzluk, evlilik problemleri, işe ve
randevulara geç kalma vb.) rağmen aşırı olarak devam eder.
Young’un İnternet Bağımlılığı için Önerdiği Tanı Ölçütleri:
1. İnternet ile ilgili aşırı zihinsel
uğraş (sürekli olarak interneti düşünme, internette yapılan aktivitelerin
hayalini kurma, internette yapılması planlanan bir sonraki etkinliği düşünme,
vb)
2. İstenilen keyfi almak için giderek
daha fazla oranda internet kullanma ihtiyacı duyma
3. İnterneti kullanımını kontrol etme,
azaltma ya da tamamen bırakmaya yönelik başarısız girişimlerin olması
4. İnternet kullanımının azaltılması ya
da tamamen kesilmesi durumunda huzursuzluk, çökkünlük ya da kızgınlık
hissedilmesi
5. Başlangıçta planlanandan daha uzun
süre internette kalma
6. Aşırı internet kullanımı nedeniyle
aile, okul, iş ve arkadaş çevresiyle sorunlar yaşama, eğitim veya kariyer ile
ilgili bir fırsatı tehlikeye atma ya da kaybetme
7. Başkalarına (aile, arkadaşlar,
terapist, vb) internette kalma süresi ile ilgili yalan söyleme
8. İnterneti problemlerden kaçmak veya
olumsuz duygulardan (örn: çaresizlik, suçluluk, çökkünlük, kaygı) uzaklaşmak
için kullanma
Tao ve Arkadaşlarının Geliştirdiği İnternet Bağımlılığı Tanı Ölçütleri:
(a)
Semptom
kriteri
Aşağıdakilerden
hepsi olmalıdır:
1. İnternetle
ilgili aşırı zihinsel uğraş (bir önceki çevrimiçi aktiviteyi düşünme veya bir
sonraki aktiviteyi iple çekme)
2. Çekilme
belirtileri, internetin kesilmesinden birkaç gün sonra disfori, anksiyete,
irritabilite veya sıkılma hissinin olması
Aşağıdakilerden
en az biri (veya daha fazlasının) olması:
1. Tolerans,
doyum sağlama amacıyla internet kullanımında belirgin artışın olması
2. İnternet
kullanımını bırakmak veya denetim altına almak için sürekli bir istek ya da
başarısız çabaların olması
3. İnternet
kullanımının yol açtığı devamlı veya tekrarlayıcı fiziksel veya psikolojik bir
probleme rağmen aşırı kullanıma devam edilmesi
4. Kullanımın
direk bir sonucu olarak internet dışındaki aktivitelere ilgi ve istek kaybı
5. İnterneti
disforik duygudurumdan (örneğin çaresizlik, suçluluk, kaygı gibi) kaçmak veya
rahatlamak için kullanma
(b) Dışlama kriteri
Aşırı internet
kullanımı psikotik bozukluk veya bipolar I bozukluk ile daha iyi açıklanamaz.
(c)
Klinik
olarak önemli derecede bozulma kriteri
Önemli bir
ilişki, iş, eğitimsel veya mesleki fırsatları kaybetmeyi de içerek şeklide
işlevsel bozulmalar (azalmış sosyal, akademik, çalışma kapasitesi)
(d)
Süre kriteri
İnternet
bağımlılığı günlük en az 6 saat kullanım ile (iş/akademik amaçlı kullanım
hariç) en az 3 ay sürmelidir.
Bilgisayar,
internet, dijital oyun bağımlılığına yönelik ölçeklerin isimlerine ulaşılabilse
de kendilerine ulaşılamamıştır. Bunlar:
·
Young İnternet Bağımlılığı Testi Kısa Formu:
Ergenler ve üniversite öğrencilerinde kullanılabilir. Cronbach alpha: .89
·
Ergenler İçin Bilgisayar Bağımlılığı Ölçeği:
Cronbach alpha: .95
·
İnternet Bağımlılığı Ölçeği (İBÖ): Ortaokul
düzeyindeki öğrencilerde geçerlik güvenirlik çalışması yapılmış. Cronbach
alpha: .94
·
Dijital Oyun Bağımlılığı Ölçeği: 12-18 yaş arası
ergenlere uygulanmaktadır. Ergen yedi maddenin en az dördüne 3 ve üstü puan
veriyorsa oyun bağımlısı olarak ele alınmaktadır. Cronbach alpha: .72 (özgün
ölçeği zaten .81)
·
Çevrimiçi Oyun Bağımlılığı Ölçeği: Geçerlik
güvenirlik çalışmaları ortaokul öğrencileriyle yapılmış. Cronbach alpha: .83
Tedavi
konusunda da ortak karar bulunmamakla birlikte öne çıkan bazı tedavi yöntemleri
bulunmaktadır. İlaç tedavisinde menilfenidat kullanılarak ergenlerin dopamin
seviyelerinin düzenlenmesi sonucu bağımlılıklarının azaldığı görülse de sadece
ilaçla tedavi işe yaramamaktadır. BDT ile ergendeki olumsuz bilişler yeniden
ele alınarak olumsuz duygu durumla başa çıkma becerisi kazandırmak
amaçlanmaktadır. Çizelgeyle oyun oynadığı saatler ve duygu değişimleri takip
edilebilir. İnternette vakit geçirmemenin getirdiği olumsuz ve işlevsel olmayan
bilişler bu süreçte test edilir, ergenin bu durumlardaki hisleri ve bilişsel
tepkileri takip edilir. Eğer aralıksız bir kullanım varsa mola yöntemi
kullanılabilir bunun için alarm kurulabilir. Ne zaman, nerede, ne tür
oynayacağı konusunda sınırlar konularak kararlı olmak önemlidir. Yaşına uygun
ve eğitici programlara teşvik edilmeli, ebeveynlerinin bu programları
anlamaları (hatta oyuna dahil olarak birlikte zaman geçirmeleri) ve ergenle
sohbet ederek sosyal bir ortam oluşturmaları önemlidir. Bu sohbetlerde ergenin
gerçek hayatta bulamadığı ihtiyaçları tespit edilerek bu ihtiyaçlara yönelik adım
atılabilir ve ergenin gerçek hayatta elde edemeyeceklerinin farkına varması
sağlanabilir. Bunlar yapılırken ergenin sorumluluklarını yaptıktan sonra
bilgisayarda vakit geçirmesine izin vermeye dikkat edilmelidir. Aile bağımlılık
ve öfke kontrolü hakkında bilgilendirilmeli gerekirse aile terapisine
başlanmalıdır. Bilgilendirme ve yönlendirmeyle tekrardan güven kazanma konusundaki
adımlar sürecin işleyişi açısından önemlidir.
Fatih Güleç