Makalelerimiz

Ağlayan Çocuğa Nasıl Yaklaşmalıyız?
Ağlayan Çocuğa Nasıl Yaklaşmalıyız?

Olumsuz duygular yaşamın bir parçasıdır. Oyuncağını evde unuttuğu için ağlayan çocuğa; “yaşamda daha büyük ve ciddi üzüntüler” var diye çocuğunkini küçümsemek, “bunda ağlayacak ne var” demek çocuğu kabul etmediğiniz anlamına gelmektedir. Üstelik ağlamayı daha da şiddetlendirecektir.

Çocuklarımıza Sorumluluk Verebilir Miyiz?
Çocuklarımıza Sorumluluk Verebilir Miyiz?

Bütün anne-babalar; özgüveni gelişmiş, kendine yetebilen, kendi kararlarını verip bunları başarı ile uygulayabilen çocuklar yetiştirmeyi hedeflerler. Çocuğunuza sorumluluk bilincini aşılamak, özgüveni gelişmiş çocuklar yetiştirmenin koşullarından biridir.

Anaokuluna Alışma Süreci
Anaokuluna Alışma Süreci

Okula hazırlık sürecinin sağlıklı ilerleyebilmesi için; ebeveynlerin çocuklarını okula başlatma kararlarında emin olmaları bu sürecin en kritik noktasıdır. Her çocuk; fikri sorulduğunda ebeveyni ile kalmak ister. Okula gitmek gibi elzem bir konunun çocuğun o anki isteğine bırakılmaması gerekir. Çocuğunuz; istemediği zamanlarda okuldan alınacağını bilmesi ve kriz anlarında okul dışında başka bir seçeneğin sunulması okula alışma sürecini ve uyumu zorlaşt

Sınır Koymada Etkili 2 Yöntem: Nedir Bu Seçenek Sunmak ve Sıralamalı Konuşmak?
Sınır Koymada Etkili 2 Yöntem: Nedir Bu Seçenek Sunmak ve Sıralamalı Konuşmak?

Çocuğun bağımsızlaşması, dünyayı keşfetmek istemesi ve inatlaşmaya başlaması ortalama olarak aynı gelişimsel dönem içerisinde gerçekleşmektedir. Dünyayı keşfetmek isteyen çocuk hemen hemen her durumda kendi karar vermek isteyecektir. Aslında çocuğun istediği tek şey; “ben yaptım, ben başardım” duygusunu yaşamak.

Özsaygı mı Özgüven mi?
Özsaygı mı Özgüven mi?

Kendine güven; hayata karşı yapıcı ,olumlu bir bakış açısını ve kendi gücüne inanmayı gerektirir. Kendine saygı ise kendini ve sınırlarını kabul etmektir. Özsaygı dış koşullardan bağımsız bir şekilde “Ben kendimi nasıl görüyorum?” sorusuna cevap verir. Reinhold Neighbour’un aşağıdaki sözlerini hatırlamakta fayda var:

Çocuklarda Kaygıyı Azaltmanın 7 Yolu
Çocuklarda Kaygıyı Azaltmanın 7 Yolu

Çocuklar hayatlarında birçok zorlukla karşılaşabilmektedirler. Karşılaşılan bu zorluklar ebeveynlere bazen önemsiz görünse de çocukta farklı tepkilere neden olabilmektedir. Bu durumlar çocuğun kişiliğini oluşturan yapı taşları olmakla birlikte çocukta kaygı da yaratabilir. Uyku, yemek, akademik ve akran ilişkilerindeki sorunlar çocuklarda görülen belli başlı sorunları oluşturmaktadır. Bu gibi durumlarda çocuğunuzdaki kaygıyı azaltmak ve aranızdaki ilişkiy

Ergenlerde Bilgisayar Bağımlılığı
Ergenlerde Bilgisayar Bağımlılığı

Bilgisayar kullanımı aile içi çatışmanın olduğu ortamda artarken ebeveyn-çocuk ilişkisi güçlendikçe bağımlılık boyutunda bir azalma olduğu görülmüştür. Çatışma olan ortamda ergen bilgisayarı bir çatışma aracı olarak kullanabilmektedir. Bilgisayar bağımlılığında ebeveyn tutumları ve bağlanma da önemli bir etkendir.

Kaygı Nedir?
Kaygı Nedir?

Kaygı bir endişe durumudur ve bu durumda kişinin vücudu gerilir ve endişelendiği şeye fikri sabitlenir. Böyle durumlarda kişinin başka bir şeye odaklanması da zor olabilmektedir. Söz konusu endişe kontrolden çıkarak günlük hayatı etkilemeye başladığında anksiyete bozukluğu olma ihtimali değerlendirilmelidir.

Selektif Mutizm
Selektif Mutizm

SM olan çocuklarla, sosyal anksiyetesi olan çocuklar neredeyse aynı mizaç ve çevresel özellikler göstermektedir. Tam olarak bilinmeyen bir şekilde bu olgular anksiyeteyi mutistik semptomlara çevirmektedir. Bu durumda mutizm, olguyu sosyal etkileşimden doğacak anksiyeteye karşı korumakta ve öğrenilmiş bir davranış olarak tekrarlanmaktadır. Literatürde, SM’nin erişkin yaşamdaki sosyal fobinin erken belirtisi olduğunu belirten araştırmalara sıklıkla rastlanmaktadır.

Psiko-Onkoloji Hastalarında Ruh Sağlığı ve Psikolojik Destek Süreci
Psiko-Onkoloji Hastalarında Ruh Sağlığı ve Psikolojik Destek Süreci

Terapi sürecinde temel hedef; kişinin yaşam kalitesini artırmak, mümkün olduğu kadar yaşadığı stres ile başa çıkabilmesini sağlamaktır. Amaç fiziksel olarak iyileşiyorken, ruhun da psikolojik dengesini korumak hatta kişinin baş etme gücünü artırmaktır.

Ortada Kalmış Çocuklar: Uyaran Eksikliği
Ortada Kalmış Çocuklar: Uyaran Eksikliği

Uyaran eksikliği gelişimin kritik evresi olan 0-3 yaş arasında çocuğun ihtiyaç duyduğu duygusal iletişim ve etkileşimin yetersizliği, ebeveynlerden biri ya da her ikisinin depresif süreçleri, erken dönemde yoğun ekran kullanımına bağlı olarak çocuklarda Otizm Spektrum Bozukluğu (OSB) yelpazesi içerisindeki bazı belirtileri ve /veya gelişimsel geriliği olan çocukları tanımlamak için kullanılan bir terimdir. “Ortada Kalmış Çocuklar” ifadesi ile uzmanların bu

Oyun Terapisine Dair 5 Soru 5 Cevap
Oyun Terapisine Dair 5 Soru 5 Cevap

Çocuk duygularını sözel iletişim araçları olan kelimelerle ifade etmekten daha çok, zorlayıcı / uyumsuz / agresif tutum ve davranışlar ile ortaya koyar. Onlar için en etkili iletişim yolu oyun ve oyuncaklardır.